29 Ekim 2014 Çarşamba

29 EKİM, TEK RENK Mİ?


Bugün kızım Zehra okumuş olduğu bir hikaye kitabını bana anlatmaya çalışınca bu yazıyı yazma gereği duydum. Kitabın ismi “Maviş”… kitapta sadece mavi rengi seven bir çocuk var. Bütün her yeri mavi ile boyama arzusu ve isteğinde, diğer renkleri hiç sevmiyor. Hatta görmek bile istemiyor. Dünya haritasını baştan başa mavi ile boyuyor.


Bu hikayeyi dinlemeye başladığımda hayatımızda ne kadar çok belirli renklere benzemeye çalıştığımızı düşündüm. Evet! ya bize empoze edilenlerle yada bizim kendi istek ve arzularımızla Kırmızı, Mavi, Sarı, Siyah, Beyaz gibi katı ve kesin renkler olmaya çalışıyoruz. Mavi rengi seviyoruz diye her yer Mavi, Siyah seviyoruz diye her yer Siyah olsun istiyoruz. Oysa güzelliğin farklı renklerin birleşmesinden oluştuğunu kaçırıyoruz. Mavi ile Sarı’nın birleşiminden Yeşil, Kırmızı ve Sarı’nın birleşiminden Turuncu, Mavi Yeşil ve Beyaz’ın birleşiminden Turkuaz oluşur.

Hayat ara renklerin oluşması ile güzelleşir. Öyle olmasaydı “Allah dünyayı tek renk üzerine yaratırdı.” Sadece Siyah, sadece Mavi, sadece Beyaz’dan oluşan bir dünya düşleyebilir misiniz?

Doğuda uzun süre yağan kardan dolayı her yer bembeyaz oluyor. Peki belli bir süre bu beyazlıkta yol aldığınızda ne oluyor. Gözünüz kararıyor ve düşüyorsunuz. O yüzden insanlar göz altlarına siyah boya yada kömür tozu sürüyorlar. Sürüyorlar ki yollarına devam edebilsinler.  

Tek renk görmek istemek, dayatmak, arzu etmek kişinin kendisine ve etrafına yapılabilecek en büyük zulümdür. Bizler farklı renk tonlarında insanlarla birleştiğimizde tanıştığımızda, görüşlerine önem verdiğimizde ara renklerin çıkmasına hayatımızın güzelleşmesine katkıda bulunduğumuzu idrak etmeliyiz.

Ailelerin dağılmasının, boşanmaların artmasının, tek sebebi vazgeçemediğimiz renk sevgimizden başka bir şey değildir.

Doğrularımız olsun. Doğrularımızı paylaşalım. Ancak etrafımızda yaşayan her görüş ve davranıştan insanla da irtibat içinde olalım. Onların görüşlerine saygı duyalım. Olalım ki toplumsal renkliliği sağlayalım. Olalım ki güzel bir tablo, resim, fotoğraf çıkartalım ortaya, olalım ki sadece Mavi, sadece Siyah olan ve hiçbir anlam ifade etmeyen sayfalardan kurtaralım hayatımızı…

29 Ekim, 23 Nisan, 19 Mayıs, Nevruz, Ramazan bayramı, Kurban bayramı, bunların oluşmasını sağladığı için güzel, farklı renklerin bir araya gelmesi ve ara renklerin ortaya çıkmasını sağladığı için güzel…

Her renk her insanda mevcut. Ne kadar Siyah yüzümüz, Siyah kalemlerimiz olsa da, ne kadar Mavi yüzümüz, Mavi kalemlerimiz olsa da, içimizde ana renklerin tamamına sahibiz, esnek olup karıştırmalı ve karışmalıyız renk yumağının içine, amacımız tek renkten oluşmayan bir dünya düzenimiz olması için olmalı.  Yeni sloganımızda “ renklerin kardeşliği gücü adına” olsun.